28 Eylül 2013

Her Şey Olacağına Varır

Hayatınızı gözden geçirdiğiniz yaşlarınız oldu mu sizin? Büyümüş gibi hissedip aslında ne kadar küçükmüşüm dediğiniz anlarınız oldu mu peki? Evet oldu. Doğduk, büyüyoruz ve her gün kaçınılmaz son bize doğru yaklaşıyor veya biz ona doğru yol alıyoruz. Hepimiz ilkokul kitaplarımızdan bildik insanlar doğar, büyür, gelişir ve ölür. Tüm olan buydu işte.

Peki hiç ağzınızdan daha sonra pişmanlık duyacağınız sözler çıktı mı sizin? Pişmanlıktan canınızın acıyacağı, içinizi kemiren sözler sarfettiniz mi? Belki kendinize belki bir sevdiğinize... Olmuştur. 23 yaşındayım ve zaman zaman başıma geldi. Ha başımıza gelmese bu sözleri duyanların kıymetini daha mı az anlardık acaba bilinmez. Ama şu kesin ki, sevdiklerinizin canını acıtmak isterseniz önce sizin canınız yanacak.

Bazen bir şeyi çok istersiniz, öyle istersiniz ki soluk alırken sanki onu çekersiniz içinize. Sanarsınız ki istediğiniz olunca herkes mutlu olacak sizinle birlikte, o da. Gözünüz görmez başka bir şey. Hele de inançları olan biriyseniz dualarınızdan eksik olmaz isteğiniz. Bencilce davranabilirsiniz arzu ettiğiniz şey için. "Şey" kelimesini çok fazla kullandım, haydi herkes bir anlam yüklesin şimdi o "şey"e, bendeki çok derin.

Güçlenirsiniz yıllar geçtikçe. 22. yılım. Belki de kendi etrafımda şöyle bir tur atıp "Büyüdün!" dediğim yıl. (Tur atma olayını tavsiye ederim bu arada.) Güçlenirsiniz ve farkında bile olmazsınız sonra bir bakarsınız ki o sulugöz kız hayatına meydan okuyor. Eskiden dert saydığı olaylara gülümsemesini biliyor. Yani en azından kendi adıma baktığımda bu durum böyle oldu. Beyler alınmasın onlar zaten sulugöz olamadılar hiç. Hayatınızı güçlü yaşarsanız her şey daha da yolunda gidiyor, aklınızda bulunsun.



Bazen zamanım yok diye ayıramadığınız vakitler vardır sevdiklerinize. Ya da sabırla beklediğiniz vakitler vardır sevdiklerinizden. Bu kimi zaman bir babadan/anneden, kimi zaman uzaktaki abinizden/ablanızdan kimi zaman kilometrelerce uzakta olsa da kalbinize hiç uzaklığı olmayan sevdiğinizden beklenen vakitler yok mu? Kırılmazsınız darılmazsınız o vakitlere ama dileğiniz hep aynıdır, "keşke yanında olsam". Keşke herkesin sevdikleriyle bir arada yaşama şansı olsa. Keşkeler uzar gider ama... Fedakarlık yapmayı denediniz mi özleyeniniz/özlediğiniz için? Ya da o size fedakarlık yaptı mı zamanından, uykusundan; hatta işinden, okulundan çalıp? Yaptı biliyorum. Ama bazen yetmiyor kimine. Aç gözlüyüz, maymun iştahlıyız, hırslıyız; kimimiz duygusalız, pek azımız rasyoneliz...


22. yaşım, 23. yaşım... Bana çok şey kattınız. Daha başka kimleri büyütürsünüz siz kimbilir. İnsanları yalnızca sevdiğimiz için sevmeyi öğrendik. Karşılık olmadan, saf bir saygı ile, beklentilere girmeden, realitesini görerek, hayat tecrübeleri dinleyerek/okuyarak, gösterişsiz, kaybetme korkusunu yok ederek sevmeyi öğrendik. Kıymet bilmeyi, paylaşabilecek şeyler varsa ertelememeyi, pişman olmayacağımız şeyler yapmayı öğrendik. Rahat olmayı, paniklememeyi, düşünüp düşünüp boğulmamayı, böyle daha da mutlu olunduğunu öğrendik. Benim için çok değerli birisinin de savunduğu gibi, "her şey olacağına varır".



Bu yazımı kimlerin hangi yanlış tık ile okuyacağını bilemem. Okuyanı sıkmış da olabilirim tabi sonuna kadar gelmişse. Eskiden de böyle yazardım ben, kompozisyon dersinde. Söyleşi tarzı diyorlar buna. Mühendislik öğrencisinden beklenmeyen bir yazı bu belki de, gereksiz de olabilir. Genç birine göre ileri yaş cümleleri. Sıktıysam teknik yazılarımı deneyebilirsiniz, iddialıyım.

Hoşçakalın.


1 yorum:

  1. Çok güzel bir yazı yazmışsınız. İçinizin güzelliği yazınıza vurmuş :) . Gerçekten dediğiniz gibi her şey olacağına varır.

    YanıtlaSil